Salı, Temmuz 15, 2008

Yaz ağırkanlı bir mevsimdir.

Herkes kışın yaparken planlarını ben yazın durur düşünür, uzaklara dalar dalar çıkar oldum. Yeşil ördek gibi… Kendimce çok ciddiye aldığım bu düşüncelerimle oyalanıp duruyorum. Düşündükçe düşünesim, yüzdükçe açılasım geliyor. Plan, program ve eskizlerle meşguldüm son bir senede şimdi dönem sonu raporlarını alıyorum kafamda. O raporları evirip çeviriyorum, masaya yayılmış olanları teker teker ayırıp dosyalıyorum, gereksizleri atıyorum, doğruları onaylıyorum. Bütün bir senenin iş raporları birden yığıldı kafama, ağırkanlı tasnif sürecindeyim. Dışarıdan hiçbir iş yapmıyor görünsem de (masam, dolabım, odam, makyaj malzemelerim, yıkanmış çamaşırlar, ofis dosyalarım, ayakkabılarım ve dahi kitaplarım (!) bile dağınık) içeride bir çarşafı yere yaymış, çok itinalı bir çalışmaya dalmış gitmiş vaziyetteyim.

Bir günlük açtım kendime ve oraya kendimce çıkardığım sonuçları yazıyorum. Bir hayat tecrübeleri not defteri… Kendimce öğrendiklerim için başlıklar açıyorum ve altına doğru bildiklerimi yazıyorum. Mesela gündelik hayat başlığı altında küçük alt kümeler var, ev işleri, alışveriş, ev ekonomisi, ofis hayatı, yemek içmek vs vs. Bunları ehemmiyet taşıyanlar ve mühim sandıklarım ama yanıldıklarım gibi sınıflara ayırıyorum. Yanlışların altını çiziyor, isabetli kararlara yıldızlı pekiyi veriyorum. Sonra yazı hayatı diye başka bir başlık ve altında yine diğer alt kümesler ve tavukları. Kafamdaki çarşafı deftere silkeliyorum diyelim işte netice itibarı ile.

Yazın bana bu yer açan, çarşaf yayan tavrını seviyorum. Günleri uzatmasını, balkonları açmasını, kıyafetleri ve angaryaları azaltıp, ayıklayamadığın pirinçleri bir tepsi içinde getirip kucağına koymasını seviyorum. Daha önce kafamı kaşıyamazken şimdi kafamı kaşındıran o bahaneleri bulup tek tek ilaçlıyorum. Bahaneleri bulunca hemen yazıyorum ki somutlaşsınlar, yazıyorum ki üstlerini bir güzel çizeyim defterde. İşte benim bu yaz dışardan aheste ve dağınık bir hanım gibi görünmem içeride bir işlere daldığımdandır.

Yeni bir şeylere başladığımda neye başladığımı genelde ben de bilmem onu zaman içinde hepberaber anlayacağız, bir şekilde…


Resim: Yaz sıcakları Colin'i fena çarptı, lavaboda uyuyor artık.

4 yorum:

Adsız dedi ki...

Margotto selam, blogun cok guzel, samimi ve gunluk fikrini super eglenceli ve faydali buldum, guzel fikir:))

Margot dedi ki...

Araftalik,
Çok teşekkür ederim. Linkin çıkmamış ama sanırım araftalik isimli bir blogun da var?
Günlük fikri biraz da ihtiyaçtan doğdu. Kafa karışıklığım had safhaya gelince ben de böyle bir sınıflandırmaya gittim. Bu durumda sınıfı geçenler, kalanlar, dört buçuktan beş alanlar oldu. Kafa karışıklığına iyi geliyor günlük tutmak, tavsiye ederim.

Tijen dedi ki...

Colin ne kadar büyümüş kardeş! O kuyruk ne öyle?

Margot dedi ki...

Colin toroman oldu kızkardeş :)

Uzun tüylü, sincap kuyruklu bir toroman olduğundan yaz sıcaklarına da tahmmülü yok beyimizin.

Biz tatildeyken stres yapmış epey tüy dökmüş, 3 gün yemek yememiş. Şimdi şimdi toparlanıyor.